Donnerstag, 31. Januar 2008

Geleneksel Tatlilar Etkinligi ve Keskül

 

 

 


Selam arkadaslar,
yine güzel bir etkinlik icin biraraya geldik. Ben yine biliyordum olacaklari, yine son güne kaldim, hatta ve hatta bir gün gecirdim son katilim tarihini, benim beynime son katilim tarihi 31.01.07 diye kazinmisti, sonradan logoya da bakmadim ve daha dün farkettim gec kaldigimi. Saliha'cim umarim beni bu kücük hatamla affeder ve tarifimi yine de yayinlar, olmazsa da tatli cani sagolsun.

Saliha'cim, sana da bu güzel etkinlik icin kolay gelsin diyorum ve güzel sonuclari dört gözle bekliyorum.

Ben aslinda gec kalmasaydim hamurlu bir tatli hazirlayacaktim, ama kismet degilmis, onun icin cabucak hazirlanabilen ve pratik bir tarifle katiliyorum etkinlige.

Bu güzel sütlü tatlinin tarifini ise Ayse Tüter'in "Ramazan Bereketi" adli yemek kitabinda buldum ve bu tam benlik diyip kollari sivadim.

Haydi buyurun o zaman bakalim neler neler cikmis ortaya...

Keskül

Malzemeleri:

- 1 litre süt
- 1 su bardagi seker
- 1 su bardagi pirinc unu
- 1 su bardagi toz badem
- 1 yumurtanin sarisi
- 1 corba kasigi hindistan cevizi
- 1 corba kasigi dövülmüs antep fistigi

Yapilisi:

1. Sütü bir tencereye koyun. Icine pirinc unu, toz badem, seker, yumurta sarisi ve hindistan cevizini ilave edin.

2. Tencereyi ocaga alip, kisik ateste karistira karistira, dibinin tutmamasina dikkat ederek, kaynatip üzeri göz göz oluncaya kadar pisirin. DIKKAT: Bu asamanin sonunda kivami koyulastigi icin etrafa sicrayabiliyor, lütfen dikkat edin de yanmayin!!!

3. Tatliyi kaselere bölün ve soguyunca üzerlerini antep fistigiyla süsleyip ikram edin.

Hepsi bu kadar, cok kolay.

Afiyet olsun!!!
Posted by Picasa

Dienstag, 29. Januar 2008

Annem'in Corbasi

 

 

 

 


Selam arkadaslar,
bu aksam yaptigim sicacik ve lezzetli corbanin tarifini vermek istiyorum simdi.

Bu corbayi annemden ögrendim, daha dogrusu annemde Oktay Usta'nin programinda görmüs ve o zamandan beri severek yaptigi corbalar arasina girmis, eh bizlerde gidip geldikce bu corbadan tattik, begendik ve kendimizde evde hazirlar olduk.

Gecenlerde kategorilerime baktim da dikkatimi cekmisti, simdiye kadar sadece bir tane corba tarifi yayinlamisim, ben daha cok ana yemekler ve pastalar konusunda önde gidiyormusum, bu corbayla birlikte iki tanecik corba tarifim de olmus olacak.

Hem simdi büyük bir tencere corbam var mutfakta, yarin isten yorgun gelince de mikro dalgada bir döndürdüm mü günün tüm yorgunlugunu da alir götürür üzerimden.

Bu besleyici corbanin benzerlerini diger arkadaslarimda da görmüstüm, fakat icinde cogunlukla kiyma ve havuc bulunmuyordu, o sekliylede cok severim ben bu tür corbayi, ama su günlerde bol vitaminli ve besin degeri daha yüksek kademelerde olan corbalardanda vazgecmemek lazim bence!

Yesil mercimekli ve eristeli corba

Malzemeleri:

- 1 su bardagi yesil mercimek (1 gece önceden ilik suda islatilmis)
- 1 su bardagi eriste
- 2 yemek kasigi kiyma
- 2 rendelenmis havuc
- 1 sogan
- 1 yemek kasigi margarin
- 1 yemek kasigi salca
- tuz, karabiber, pul biber, limon tuzu, bol nane

Yapilisi:

1. Bir gece önceden islatilmis mercimekleri ayri bir tencerede haslayarak baslayalim ise. Mercimekler haslandiktan sonra ince tel süzgecte süzdürelim ve bir kenara beklemeye alalim, böyle ayri pisirilince mercimeklerin kara suyuda gitmis oluyor, hemde sonrada gaz yapmaz!

2. Ince yemeklik dogradigim sogani ve kiymayi tencereye aldim ve bir süre kavurdum margarinle birlikte, daha sonra bu karisim iyice kavurulduktan sonra icine salcayi aldim ve biraz daha kavurdum. Sonra icine rendelenmis havuclarida attim ve karistirmaya devam ettim.

3. Bu karisima yeterince kaynar su ilave ettikten sonra mercimekleri ve eristeleride attim icine ve eristeler yumusayincaya kadar kaynattim, bu islemden sonra da tüm baharatlari ve tuzunu ayarladim ve corbayi biraz dinlendirdikten sonra servise hazir hale getirdim.

Afiyet olsun!!
Posted by Picasa

Sonntag, 27. Januar 2008

Pratik patates böregi

 

 

 

 
Posted by Picasa


Selam arkadaslar,
bugün sizlere daha ben blog dünyasina katilmadan önce buldugum ve de cok severek yaptigim pratik mi pratik bir börek tarifini vermek istiyorum.

Ani bir misafir mi gelecek, iste bu börek tam böyle durumlar icin ideal.
Misafirleriniz gelene kadar siz hem böregi pisirmis oluyorsunuz, hemde söyle bir kiyi köseyi de düzeltme payiniz oluyor.

Bu harika tarifi taa Amerika'lardan sevgili Kalimeero arkadasimizin blogunda bulmustum, bu tarifle tanismam asagi yukari söyle 1 1/2 seneyi buluyor, o süre zarfinda ailemle de cok hasir nesir bir tanisikligi oldu bu güzel böregin, zira tadina bakan hemen tarifini istiyor benden, eminim sizlerin de cok hosunuza gidecektir.

Sevgili Kalimeero arkadasima da bu güzel tarifi bizlerle paylastigi icin tesekkür etmek istiyorum ve hemen tarifimize geciyorum.

NOT:
Böreginiz firinda piserken üzerinde kabartmalar meydana gelebiliyor, endiselenmeyin, firindan ciktiktan sonra yine yüzeyi düzeliyor!

Pratik patates böregi

Malzemeleri:

- 4 tane orta boy patates
- 1 su bardagi süt
- 1 cay bardagi sivi yag
- 3 yumurta
- 1 cay kasigi tuz
- 1/2 yemek kasigi seker
- 1 paket kabartma tozu
- 1 ufak su bardagi un
- biraz karabiber ve pul biber

Yapilisi:

1. Patateslerin kabuklarini soyup, kizartmalik dogruyorsunuz (ben yuvarlak dogradim).

2. Alti cabuk kizan ve margarinle (ben yagli kagit kullandim, tepsi temizlemesi kolay olsun diye) yagladiginiz bir tepsiye diziyorsunuz. 250 C derecede (ben 200 C'de pisirdim) önceden isitilmis firina 3 - 4 dakikaligina atiyorsunuz.

3. Bu arada süt, yumurta, sivi yag, tuz, seker, kabartma tozu ve unu karistirip iyice cirpiyorsunuz. (Ben kirmizi biber de ekledim). Bu karisimi firindan cikardiginiz patateslerin üzerine güzelce gezdiriyorsunuz ve tepsiyi tekrar firina atiyorsunuz. Üzeri iyice kizarip patatesler pisince böregi - evet böregi - cikariyor ve dilimleyerek servis yapiyorsunuz.

Afiyet olsun!!

Donnerstag, 24. Januar 2008

Ikramlik minik pizza (Oktay Usta tarifi)

 

 

 

 


Selam arkadaslar,
büyük adimlarla hafta sonuna yaklasiyoruz ve bende mutfakta bu yüzden kendi islerim icin hiz kestim.

Bu aksam esimin bu tür hamur islerini cok sevdigi icin ve kiziminda tabii ki hayir demeyecegi bu güzel minik pizzalardan hazirladim.

Tarifini "Oktay Usta ile Cay Saati" kitabindan aldim. Bu kitabi ve kendisinin 2 daha önceden cikmis kitabini gecen kis burdaki Frankfurt Kitab Evinden siparis etmistim. Hele bu son cikan kitabin icinde harika tarifler var, hepinize tavsiye ederim.

Bu tarifle ben bir tepsi minik pizzalardan elde ettim, tarifte yazdigi gibi de tepsi mayasini beklemedim, sizler isterseniz bekleyin, cünkü ben ic malzemeleri hazirlayana dek hamur cok güzel kivama gelipte mayalanmisti bile ben onlari beze beze yuvarlayip ve tepsiye almadan önce.

Ha birde, tarifini orijinalinde bu hazir domates sosu kullanmamislar, ben pizzaya cok yakistigi icin özellikle sürdüm üzerlerine ve böyle daha da güzel oldu, Oktay ustanin tarifinde sadece üzerine yumurta sarisi ve diger malzemeler konuluyordu.


Ikramlik minik pizza


Malzemeleri:

- 3 su bardagi un (500 gr)
- 1/2 cay bardagi cicek yagi
- 1 paket kuru maya
- 1 adet yumurta
- 1 tatli kasigi tuz
- 1 corba kasigi toz seker
- alabildigi kadar su

Ic malzemesi:

- kiraz domates
- sivri biber
- dilimlenmis cekirdeksiz yesil zeytin
- kasar peyniri
- hazir domates sosu
- kekik

Yapilisi:

1. Karistirma kabina unu döküyoruz. Ortasini havuz seklinde aciyoruz. Icine mayayi, yumurtanin beyazini, cicek yagini, unun üzerine de tuzunu, toz sekerini serpistiriyoruz.

2. Havuzun ortasindaki mayayi az miktarda suyla eritiyoruz ve yeterince suyla kulak memesi yumusakliginda bir hamur hazirliyoruz. Hamuru iyi bir sekilde yoguruyoruz. Ceviz büyüklügünde bezeler halinde kesiyoruz. Yaglanmis (ben yagli kagit serdim tepsiye) bir firin tepsisine siralayip, parmak uclariyla bastirarak bezeleri yassilastiriyoruz.

3. Üzerine yumurta sarisi (ben yumurta kullanmadim ve domates sosundan sürdüm) sürüyoruz. Ayrica üzerine istenilen malzemelerden (domates, sucuk, zeytin, sivri biber ve kasar peyniri rendesi) koyup, tepsi mayasi geldiktan sonra 200 derece isitilmis firinda yaklasik 10 dakika kadar pisiriyoruz.

NOT: Tarifte 10 dakika yazmasina ragmen ben firinda biraz daha fazla tuttum, altlari da güzelcene kizarsin diye.

Afiyet olsun!!
Posted by Picasa

Mittwoch, 23. Januar 2008

Musakka






Selam arkadaslar,
coktan beri aklimda olan ve sevgili arkadasim Hale'nin sitesinde gördügüm bu harika görünen yemegin tarifini bugün vermek istiyorum.

Aslinda bu yemegi yapali ve yiyeli cok oldu, resimleri arsivimde oldugu icin artik zamani geldi diye düsünüyorum.

Yemegin servis halinin maalesef resmi yok bu seferlik, cünkü o yemegi gece gec saatte yapmistim ve bir daha ki gün icin hazir etmistim. O gün de hic aklima gelmedi servis ederken resimlemek ve yemegimizde zaten cabucak bittigi icin öyle tabakli bir resimini sizlere sunamiyorum.

Sevgili Hale'ye de bu güzel tarifi bizlerle paylastigi icin tesekkür ediyorum ve kendi yayinladigi sekliyle bende tekrar yaziyorum.

Musakka

Malzemeleri:

- 250 gr kiyma (yagli yagsiz size kalmis)
- 1 adet kuru sogan
- 1 - 2 adet carliston biber ve kiraz istenilen miktarda kiraz domates
- 2 domates
- 1 yemek kasigi salca ve 1/2 yemek kasigi biber salcasi
- 2 adet patates
- 2 büyük boy patlican
- 2 dis ezilmis sarimsak
- tuz ve karabiber

Yapilisi:

1. Patatesleri yuvarlak ve bir parmak kalinliginda dilimleyip tuzlu su icinde yikayin. Patlicanlarida ayni sekilde dilimleyip tuzlu su icine birakin.

2. Derin bir tavanin icine bol yag koyup patatesleri kizartin. Patlicanlarida da ayni sekilde kizartin. (Hale burda söyle bir öneri de bulunuyor: Ben tepsi icine dizip üzerine firca ile zeytin yagi sürüyorum. Sonra en yüksek derecede firinliyorum. Bu sekilde yag icine cekmiyor).

3. Tavanin yagini bosaltin, soganlari küp küp dograyin ve kavurun. Icine kiymayi atin pisirin. Salcalar ile güzelce kavurduktan sonra 1 bardak su ilave edin. Ben bu kiymali karisima birde 2 dis ezilmis sarimsak kattim, yakistigini düsündügüm icin.

4. Küp küp dogranmis domatesleri ekleyin ve hafif kaynatin. Kaynadiktan sonra atesten alin.

5. Borcamin icine önce patatesleri siralayin, üzerine patlicanlari ve kiyma karisimini ve en üstüne biberle ve kiraz domateslerle süsleyin. Firina verin ve suyunu cektigi zaman musakka hazirdir.

Afiyet olsun!!

Montag, 21. Januar 2008

Cig köfte ziyafetimizden görüntüler













Selam arkadaslar,
hafta sonumuz yine cok dolu dolu ve benim icin yogun gectigi icin, cogunuzu da ziyaret edemedim.

Artik yeni bir haftanin basindayiz, umarim bu hafta yine toparlaniriz ve sizler icin daha da fazla zaman ayirabilirim.

Cumartesi günümüz kizim Elda'nin sinifiyla birlikte ve tüm anne-babalarla bir "kis kahvaltisina" davetliydik. Coluk cocuk kahvalti edip sonra bir bölümümüz ortaligi toparlarken, bir bölümümüzde de cocuklarla birlikte oyunlar oynadi ve el becerisiyle ilgili calismalar yaptilar. Hersey cok güzel gecti ve de eglenceliydi cocuklarimiz icin.

Ben aslinda hic formumda degildim, hapsuuu hapsuuu diye sadece benden sesler duyuluyordu, tam da aksi gibi o gün yine sanki alevlendi gibime geldi hastaligim ama dün daha iyiydim.

Kahvaltidan sonra hemen bir alis-veris, market turu yaptik ve ben hemen mutfaga girdim, cünkü uzakta oturan kiz kardesimiz Sükran, hatirlarsiniz bizler onu gecen hafta ziyaret gitmistik, bizim yil basindaki hazirladigimiz cig köftelerden bende isterim diye tutturunca, eh, malum bizler burdaki iki kiz kardesler olarak dedik siz haftaya gelin biz sizlere de hazirlariz ve de öyle oldu zaten.

Tabii ki sadece cig köfteyle olmaz dedik ve Cuma gününden basladim kardesimle hazirliklara. Cuma aksami annemi de yanimiza alarak pizza tavasinda lavas ekmekleri pisirdik, icine kavurulmus etle birlikte dürüm yapilip yensin diye. Bu tür mamalari benim esim cok sever, resimde görülen cig köfteleri yine esime yogurttuk. Kiz kardesimde diger tüm resimlerde görünen salatalari hazirlamis biz sinif kahvaltisindayken. Bende kuru patlican ve biber dolmasi yaptim hemen apar topar ve bir de muzlu rulo pastasi, fakat aceleden mi bilmem yoksa tarifin azizligine mi ugradim ne, pandispanyam firindan ciktiktan sonra bir söndü ve de kivami da hic iyi olmadi, yani yumusak olacagina biraz sert ve lastiksimdi. Tabii ben yine vazgecmedim ve de hazirladim, yine de Sükran'in yaninda getirdigi Tiramisu ile birlikte servis ettik ve de yenildi, gerci benim esim karsidan bana kas-göz hareketleri yapip durdu, bu niye böyle acaip olmus diye, ama ben hic bozguna vermedim.

Eh, böyle zengin bir masada tabii ki benim hafta basinda niyetlendigim diyette güme gitti diyebiliriz.

Resimde görmüs oldugunuz en kücük yegenim Cagan da dis cikarttigi icin eksi limonu bir güzel sapur supur emdi ve bizleri cok güldürdü.

Menümüz söyle olusuyordu:

- cig köfte
- pizza tavasinda kavurulmus et
- kendi hazirladigimiz lavas ekmekleri
- kuru patlican ve biber dolmasi
- havuclu-cevizli-yogurtlu salata
- patates salatasi
- garnitürlü hindi salatasi
- sogan piyazi
- acili bir salata
- son olarak ta tatlilar: Tiramisu ve muzlu rulo pasta, maalesef resimleri yok, unutuldu.

Minik yegenlerimle birlikte hep beraber büyük bir aile olarak hem sükrederek hemde bu nimetlerin degerini bilerek cok güzel vakit gecirdik.

Hepinize güzel ve de benim icin su an en önemlisi saglikli bir hafta diliyorum, aman ha kendinize iyi bakin arkadaslar!

Freitag, 18. Januar 2008

YE # 30 ve Tepsi Tortillasi


Photo Sharing and Video Hosting at Photobucket

 

 

 

 

Selam arkadaslar,
yine bir etkinligin son günü kapida. Ben yine son güne kaldim, malum hastaliklar vs. ama bu tabii ki mazeret degil.

Ben bugün Ispanyol mutfagindan bir tarif hazirladim bu güzel etkinlik icin. Tarifi ise Dr. Oetker'in Party Tarifleri kitabindan aldim.

Istedim ki, madem ki etkinlik yapiliyor, o zaman mutlaka hemen hemen herkesin mutfaginda bulunabilecek malzemelerden hazirlanabilen bir yemek olsun. Sanirim, bu malzemelerle herkes kolaylikla bu tarifi uygulayabilir hic zorlanmadan.

Tortilla'nin Ispanyol mutfaginda bircok cesidi var, daha cok Fingerfood olarak ta geciyor bu tarif. Fingerfood, yani tek lokmalik kolay hazirlanabilen ve yemesi de zevkli ufak tadlar oluyor.

Bu patatesleri kizartirken bile öyle güzel bir koku yaydilar ki, tek basina bir yemek olarak ta cok güzel gider bence. Ben birde öyle deneyecegim zaten.

Sevgili Tuba arkadasimiza da etkinlik icin kolay gelsin diyorum ve sonuclarini merakla bekliyorum.

Tepsi Tortillasi

Malzemeleri:

- 800 gr patates
- 1 kirmizi dolmalik biber
- 3 dal taze sogan
- 150 gr/1 kabak
- 2 yemek kasigi zeytinyagi
- tuz
- karabiber
- 10 yumurta (asil tarifi 14 yumurta istiyordu ama ben o kadar kullanmadim)
- 250 ml süt
- pul biber

Yapilisi:

1. Patatesler soyulur, ince dilimlenir ve yikanir. Kirmizi dolma biberi de yikayip temizleyip küp küp dogruyoruz.

2. Taze soganlari da temizleyip, yikayip ince ince dogruyoruz. Kabagida ayni islemden gecirip ince ince dogruyoruz.

3. Büyükce bir tavanin icine zeytinyagini alip tüm patatesleri sebzelerle birlikte 10 dakika boyunca hafifce kizartiyoruz.

4. Patatesleri tuz ve karabiberle tatlandiriyoruz ve yaglanmis bir firin tepsisine alip düzgünce yerlestiriyoruz.

5. Yumurtalari sütle birlikte bir el blendriyla cipiyoruz, tuz, karabiber ve pul biberle tatlandiriyoruz. Bu sivi karisimi patateslerin üzerine her tarafi kaplanacak sekilde gezdiriyoruz ve hemen firina veriyoruz.

Firinda önceden isitilmis 180 derecede yaklasik 30 - 35 dakika üzeri iyice kizarana kadar pisiriyoruz.

Afiyet olsun!!
Posted by Picasa

Donnerstag, 17. Januar 2008

Havuclu kek ve Günün blogu secildim

 

 

 

 


Selam arkadaslar,
hastalik basima öyle bir vurmusken, artik vitaminlerle iyice kafayi bozdum ve güzel ve bol vitaminli ve besleyici bir kek yaptim dün aksam.

Buzdolabimda bekleyen ve devasal boyutlarda olan havuclari da böylelikle iyi degerlendirmis oldum.
Dün aksam Elda yattiktan sonra esimi cagirdim mutfaga ve dedim:

"Sen de kek yemek istermisin?"

"Hmmm, tabii, tabii yanina cay da var mi?" deyince bende dedim "Ama bana yardim edeceksin, sende bir ucundan tutuverki cabucak bitsin". Esim de kabul edince ona da havuclari soyma ve rendeleme görevini verdim ve isimizi hemencecik bitirdik.

Bloglarda güzel bir havuclu kek tarifini ararken sevgili hünerli Müge'nin sayfasindaki bu güzel kek dikkatimi cekti, eh icinde de ceviz olunca harika dedim ben en iyisi bunu yapayim fazla aramadan. Müge kekin üzerine cikolatali sosla süsleme yapmisti, fakat ben üzerine sadece pudra sekeri eledim.

Sevgili Müge'ye de burdan bu güzel tarifi bizlere sundugu icin tesekkür ederim.

Asamalari aynen Müge gibi yaziyorum, fakat benim hamurumun kivami cok koyu oldu ve bende icine havuclari eklemeden önce hamuru biraz daha sivilastirmak icin icine 1/2 bardak süt ilave ettim ve böylelikle de hamuru daha akici ve güzel bir kivama kavusturmus oldum. Tarifin aslinda ama süt yok.

GÜNÜN BLOGU

Birde bugün bir güzel haber daha aldim!

Sevgili Ümran arkadasimiz beni bugün günün blogu ilan etmis.

Burdan kendisine cok tesekkür ederim, ayrica böyle güzel bir uygulama baslattigi icinde, daha tanimadigimiz güzel bloglari tanimak icin. Isterseniz siz Ümran'in sayfasina bir gidin ve oradan daha fazla bilgi alin.

Havuclu kek

Malzemeleri:

- 3 yumurta
- 1 su bardagi sivi yag
- 2 su bardagi seker
- 3 su bardagi rendelenmis havuc
- 3 su bardagi un
- 1 su bardagi iri cekilmis ceviz
- 1 adet limon kabugu rendesi
- 2 tatli kasigi tarcin
- 1 paket kabartma tozu
- 1 paket vanilya

Yapilisi:

1. Yumurtalari ve sekeri iyice cirpin. Yagi ekleyin ve cirpmaya devam edin.

2. Toz malzemeleri bir kaba eleyin. Limon kabugu ve havuc rendesini ekleyin.

3. Sivi malzemeyide karisima ekleyerek tahta kasikla karistirin (ben burda yine mikserimi kullandim).

4. Yaglayip, unladiginiz kaliba dökün ve 175 derecede yaklasik 50 dakika (kürdan temiz cikana kadar) pisirin.

Afiyet olsun!!!
Posted by Picasa

Mittwoch, 16. Januar 2008

Köftecik soslu makarna

 

 

 

 


Selam arkadaslar,
sizlere bugün cok fazla yazamayacagim, cünkü:

Ben yine hastalandim!

Biliyorum, ben söylemekten sizlerde bana "gecmis olsun" demekten biktiniz ama durum bildiginiz gibi degil.

Benim vücüdumun direnci tamamiyle cökmüs durumda, bugün sadece 2 saat calisabildim ve ordan dogru doktora gittim.

Bir antibiyotik ve bir de bitkisel ilac alip hemen eve geldim, simdi Cuma gününe kadar evdeyim, yani doktorum bu konuda pazarlik bile yaptirmadi kendisiyle. Illaki istirahat dedi. Ben anlamiyorum bir türlü, bu virüs ne virüsmüs ama, son iki ay icinde bu 4. vakam oluyor, artik korkmaya basladim, niye bir türlü kurtulamiyorum diye.

Neyse hastaliklari bosverin, simdi verecegim tarif cok kurtarici ve pratik bir yemektir.

Benim size birde söyle bir önerim olacak:

Eger evinizde hazirda domates püresi yoksa, bu sosu salcayi bir miktar su ile acipta yapabilirsiniz, kivamini ayarlamak icin nisasta da kullanabilirsiniz.

Bu hazir Bolognese cesnili sos illaki olmasi gerekmiyor, yani baharatlarda özgürsünüz ve istediginiz baharati kullanabilirsiniz.

Köftecik soslu makarna:

Malzemeleri:

- istenilen miktarda misket köfte
- 500 gr makarna
- 500 gr domates püresi
- 1 paket hazir Bolognese sos tozu
- cesitli baharatlar

Yapilisi:

1. Öncelikle kiyma, rendelenmis bir sogan, 1 sarimsak, galeta unu ve degisik baharatlarla birlikte bir köfte harci yogurdum ve bu harctan kücük misket köfteler elde ettim.

2. Köfteleri bir miktar kizgin yagda kizarttim ve bir mutfak kagidinin üzerine aldim, fazla yaglarin emilmesi icin.

3. Tencereye cok az bir miktar sivi yag ekledim ve icine domates püresini ve sosun tozunu bosalttim ve bir cirpma teliyle sürekli karistirarak kaynamaya biraktim, daha sonra cesitli baharatlarla (kekik, feslegen, karabiber) tatlandirdim. Sosun kivamini istediginiz koyulukta ayarlayabilirsiniz. Benim sosum bayagi bir koyu oldu, böylelike bence domates püresinin aromasi daha güzel kendini hissettiriyor.

4. Sosu hazirlarken de makarnayi hasladim ve süzdüm ve süzülen makarnayi bir miktar zeytinyaginda cevirdim ve beklemeye aldim.

5. Sosumuz yeterli kivami alinca ve tamamlaninca da önceden kizartilan köfteleri icine attim ve dikkatlice karistirdim.
Servis ederken de resimde gördügünüz gibi makarnanin üzerine köfteli sostan koyup, arzuya göre üzerine rende kasar veya kuru parmesan peyniri de güzel oluyor.

Afiyet olsun!!!
Posted by Picasa

Sonntag, 13. Januar 2008

Sükran, sana Cheesecake yaptim!!! - Yine sobelendim!!









Selam arkadaslar,
bugünü cok güzel noktaladik. Yasin'in annesi olan kiz kardesimle ve esiyle ve tabii ki de bizler ve annem bu öglen en kücük kiz kardesim olan Sükran'i ziyarete gittik.

Kendisiyle en son bayram'da görüstüydük, yilbasinda da beraber olamadiydik. Eslerin is temposu ve suydu buydu derken ancak simdiye kismet oldu. Sükran bize yaklasik 45 km uzaklikta oturuyor esi ve minik oglu Cagan ile. Cagan aileye gecen yil Nisan'da katildi, yani yakinda bir yasina giriyor bile.

Bende kardesim icin zaten basinda ilgilenmesi gereken cok aktif bir bebegi oldugu icin dün aksamdan bir cheesecake yaptim. Bu cheesecake'den gecen yaz yapmistim ilk defa, fakat o zamanlar henüz bir blogum yoktu. Tadindan ve kivamindanda memnun kaldigimiz icin bir kere daha yapmaya karar verdim, fakat sagolsun sevgili Yaren ve Aynur'un sayesinde yeni acilan Ayyachat'e de bir takildim mi dün gece!!!

Saat gece 1'e kadar bir blogcu arkadasimla konustuk ve ben ancak o saatten sonra baslayabildim hazirliklara.

Yapimi bence cok kolay olan bu cheesecake denemeye deger bence, cünkü iyice sogutulmus ise sanki güzel dondurma kivaminda oluyor üzerindeki meyva sosu ile birlikte. Bu cheesecake ama piserken bir hayli korkuttu beni, resimin birinde de gördügünüz gibi pisirme süresince cok havalandi ve korktum kaliptan tasacak diye, ama sansima hersey yolunda gitti ve soguduktan sonra da zaten geri cekildi ve havasi söndü.

Burdan tekrar kiz kardesimede tesekkür etmek istiyorum bu güzel aksam ve yemek icin.
Sagolsun, teyzesi kizima da bir cok armagan almis düsünmüs, eh bizde elimiz bos gitmedik yani, bende kardesim icin hazir browni-mix'ten hazirlamistim ve minik yegenim Cagan icin de hediyeler hazirdi zaten ve tabii ki de ortak yenilip tüketilen cheesecake'i de unutmamak lazim.

Kiz kardesimin menüsü söyle olusuyordu:

- yesil mercimekli ve eristeli corba
- firinda tavuk, havuc ve patates garnitürlü
- garnitürlü pilav
- karisik salata
- karisik kizartma (hem domates soslu hemde yogurtlu)
- annem'de peynirli yufka kizartmasi böreginden yapmisti ve son olarakta
- Yasin'in annesi de masada görünen sakalli pogacalardan hazirlamisti.

New York Cheesecake (frambuaz soslu)

Malzemeleri:

A) Tabani icin:

200 gr pötibör bisküvi
2 yemek kasigi seker
bir tutam tarcin
60 gr eritilmis tereyagi

B) Dolgusu icin:

800 gr labne peyniri (Philadelphia marka ben kullandim)
200 gr eksi krema
200 gr seker
2 tatli kasigi vanilya özütü veya vanilya surubu
4 yumurta
2 yemek kasigi un
50 ml süt

C) Topping icin:

2 su bardagi dondurulmus frambuaz
2 yemek kasigi pudra sekeri

Yapilisi:

1. Öncelikle 26 cm'lik yuvarlak kek kalibini yaglayin.

2. Rondo'da un haline getirdigim pötibörleri diger taban malzemeleriyle birlikte ya bir catal yardimiyla veya eldivenli parmaklarla bir güzel karistirip birbiriyle özlesmesini sagliyoruz ve kalibin icine yine elimizle bastirip sabitlestiriyoruz.

3. Dolgu icin önceden oda isisina getirdigimiz eksi kremayi ve labne peynirlerini seker ve vanilya surubu ile birlikte el mikseriyle cirpiyoruz. Yumurtalari da teker teker icine katiyoruz ve en son un ve sütü de ekleyip yine cirpmaya devam ediyoruz.

4. Dolguyu tabanin üzerine döküp, üzerini düzelttikten sonra da 170 dereceli firinda 60 dakika pisiriyoruz. Cheesecake'i kapagini actigimiz firinda sogumaya birakiyoruz ki, üzeri catlamasin.

5. Soguduktan sonra ise iyice sogumasi ve kivama gelmesi icin buzdolabina kaldiriyoruz ve mutlaka bir gece buzdolabinda soguduktan sonra servis ederken de üzerine hazirladigimiz frambuazli topping'den döküp yayiyoruz. Bunun icin dondurulmus frambuazlari 2 yemek kasigi pudra sekeriyle birlikte el blendriyla birlikte püre halinde getirdim ve hazirladim, aslinda frambuazlarin cekirdeklerinden arinmasi icin ince bir süzgecten gecirilmesi gerekiyordu, fakat benim zamanim yoktu ve öylesine döktüm üzerine.

Afiyet olsun!!!


Simdi aldigim bir habere göre, sevgili Ebruli Tatlar'in Ebru'su beni sobelemis. Bende firsattan istifade bu posta bir eklenti yaparak bu güzel sobeleme icin Ebru arkadasima tesekkür ediyorum ve hemen cevap veriyorum:

HAYATIN SIZE ÖGRETTIGI EN ÖNEMLI 3 SEY NEDIR????

"Bu hayat bana simdiye kadar atacagim adimlari iyi düsünmemi, cok fazla kendimi birsey icin yipratmamami, her anlatilana inanmamami ve en önemlisi, olacagin önüne her ne kadar ben güvendeyim diye düsünsemde gecemiyecegimi ve bunu da böyle kabul etmeyi ögretti diyebilirim simdilik."

Önümdeki yasantim eminim bana daha cok cok seyler ögretecektir, Allah ömür verirse tabii. Ben simdilik bu 32 senelik kesitten bunlari yazabiliyorum.

Simdi de kimi sobeliyorum...evet buldum....bende oyuna sevgili Aysel arkadasimi (Aysel'in Mutfagi) davet ediyorum.

Related Posts with Thumbnails

Hakkimda

Mein Bild
Merhaba! Cocuklugumdan beri baska insanlarin tencerelerinde neler piser veya buzdolablarinda neler neler var diye merak etmisimdir. Yakin oldugum insanlarin iste bu yerlerini de cekinmeden karistirmisimdir. Simdi ben büyüdüm, fakat meragim yine devam ediyor, bu yönümle de yine bir yanim cocuk kalmis sanirim. Simdi bu meraktan yola cikarak bende kendi mutfagimda sevdiklerim icin hazirladiklarimi kendi penceremden sizlere göstermeye calisacagim ve bu yolda hep birlikte ilerlemeye devam edecegim.

Benim Ayciceklerim

Benim Ayciceklerim

Follower

BLOG MANSET

Kategorilerim

Meine Blog-Liste